Viski Kültürü ve Tarihi
VİSKİ TARİHİ
‘Viski’ terimi aslen ‘yaşam suyu’ anlamına gelen Galce “uisge beatha” veya “usquebaugh” (daha okunabilir bir Türkçeleştirme ile uzkeba) kelimesinden türemiştir. Galce, İskoçya’nın yaylalarında konuşulan Keltçenin bir koludur. Viski, İskoçya’da yüzlerce yıldır damıtılmaktadır. Damıtma sanatının ülkeye Hristiyan misyoner rahipler tarafından getirilmiş olabileceğine dair de bazı kanıtlar vardır.
Viskiye dair en eski tarihsel referans çok daha sonraları gelir. J Marshall Robb, “Scotch Whisky” adlı kitabında şöyle diyor: “Viskiye dair en eski referans, “Friar John Cor’a aquavitae yapmak için sekiz bole malt” girişinin bulunduğu 1494 tarihli İskoç Maliye Kayıtlarında yer alır. Bir bole, altı Bushel’dan fazla olmayan eski bir İskoç ölçüsüydü. (Bir Bushel 25,4 kilograma eşittir)
İskoç Parlamentosu Yasaları’nda bir damıtımevine dair en erken atıf, Culloden’lı Duncan Forbes’un sahibi olduğu ünlü Ferintosh damıtımevinden bahsedildiği 1690 yılına ait gibi görünüyor.
Ayrıca 1614 yılında Banffshire’daki Gamrie bölgesindeki özel bir evde damıtım yapıldığına dair bir atıf da bulunmaktadır. Bu atıf, özel bir eve izinsiz girme ve saldırı suçuyla suçlanan bir adamın bir miktar Aquavitie’yi devirdiği söylenen Privy Council Sicili’nde yer almaktadır.
‘Uiskie’ye dair en erken atıflardan biri de1618 civarında bir Highland toprak sahibinin cenaze töreninde yer almaktadır.
Glenorchy’li Sir Duncan Campbell’ın Mar Kontu’na yazdığı, Şubat 1622 tarihli yayınlanmamış bir mektupta, Kral tarafından Glenorchy’ye gönderilen bazı memurlara mevsimin ve ülkenin izin verdiği en iyi eğlencenin verildiği de bildirilmektedir. Mektupta şöyle yazıyordu: “Çünkü onlar şarap veya Aquavite istemiyorlar.” Bu “Aquavite” şüphesiz yerel olarak damıtılmış bir içki olan viskiydi.
Başka bir yazar, Aquavitae’nin zaman zaman Highland çiftlikleri için ödenen kiranın bir parçası olduğunu ve en azından Perthshire’da olduğunu doğrulamakla beraber bu uygulama için net bir tarih de vermiyor.
İskoç Parlamentosu 1644’te, Aquavitae veya diğer sert içkilerin pinti başına 2/8d (13p) vergiyi belirleyen bir vergi yasası çıkardı – İskoç pinti, yaklaşık olarak bir galonun üçte biri kadardır. 17. yüzyılın geri kalanında toplanan vergi türlerinde ve miktarlarında çeşitli değişiklikler yapılmıştır.
1707’deki Parlamentolar Birliği’nden sonra, İngiliz vergi görevlileri viski üretimini kontrol altına almak için uzun sürecek girişimlerine başlamak üzere sınırı geçtiler. Yakalaşık doksan yıl sonra vergi yasaları o kadar umutsuz bir karmaşa içindeydi ki hiçbir damıtımevi aynı oranda vergilendirilmiyordu. Kaçakçılar, yerel içkilerini yapma ayrıcalığı için ödeme yapmak için iyi bir neden görmedikleri için de kaçak damıtım olayı gelişti.
Uzun bir Kraliyet Komisyonu’ndan sonra, 1823 Yasası, 40 galondan fazla kapasiteli damıtma tesisleri için galon başına 2/3d (12p) vergiyle yasal damıtmayı onayladı. Yıllık 10 £ lisans ücreti vardı ve yasal sınırın altındaki hiçbir damıtma tesisine izin verilmiyordu. İlk damıtımevi ertesi yıl “resmi” olarak faaliyete geçti ve bundan sonra daha ileri görüşlü damıtım tesislerinin çoğu yasanın tarafını tuttu.
1840’ta vergi, şişe başına 5d (2,5p) idi ve Birinci Dünya Savaşı’nın başlangıcında bu vergi 1/81/2d’ye (9p) yükseldi. 1939’da tipik bir İskoç viskisi şişesi 14/3d (72p) idi ve bunun 9/71/2d’si (48p) gümrük vergisiydi. 1992’de, bir dizi gümrük vergisi artışından sonra, aynı şişe yaklaşık 10,80 £’a mal oluyordu. Üzerindeki gümrük vergisi 5,55 £ idi ve bu da litre başına 19,81 £’a denk geliyordu.
1995’te, yüz yıl sonra ilk kez, İskoç viskisi üzerindeki vergi düşürüldü. Gümrük vergisi şişe başına (70cl) 5,77 £’dan 5,54 £’a düştü. 1996’da İskoç viskisi üzerindeki vergi tekrar düşürüldü.
1973’ten beri, ÖTV (Türkçe tabiri ile) dahil olmak üzere bir şişe viskinin fiyatı bugün Katma Değer Vergisine tabi tutuluyor.
VİSKİ KÜLTÜRÜ
Viski, dünyanın dört bir yanındaki barlarda bulunabilir ve her biri kendine özgü bir stile sahip onlarca farklı ülkede üretilir. Bazı viskiler tarz olarak İskoç, İrlanda, Amerikan, Kanada, Hint ve hatta Japon viskileridir.
Bu kadar küresel olarak tanınan bir içkiyle, viskinin nereden geldiğini anlamak zor olabilir ancak viski, teknolojinin ve yerel tatların her bölgeye özgü farklı stiller yaratmak adına nasıl bir araya geldiğine dair muazzam bir örnektir.
AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ VE VİSKİ
Avrupalı yerleşimciler ve sömürgeciler 1600’lerin başlarında Atlantik Okyanusu’nu geçerek Amerika’ya doğru akmaya devam ederken, aralarında İrlandalılar ve İskoçlar viski damıtma konusundaki bilgilerini de yeni evlerine getirdiler.
Bu sıralarda, ilk lisanslı viski damıtma tesisi açıldı. 1608’de Old Bushmills Damıtımevi Kuzey İrlanda’da lisanslandı ve dünyanın ilk resmi viski damıtımevi oldu.
Bu arada kıtanın diğer tarafında viski, viski üretimi ve tüketiminin büyümeye devam ettiği yeni Amerikan kolonilerinde de popülerlik kazanıyordu. Aslında viski Amerika Birleşik Devletleri’nde o kadar popüler hale gelmişti ki birçok damıtıcı Amerikan Devrimi sırasında viskiyi bir para birimi olarak kullandı. Hatta George Washington’ın kendisi bile bir viski damıtıcısıydı ve Mt. Vernon plantasyonunda yılda 300.000 varile kadar çavdar viskisi damıtıyordu.
Bağımsızlık Savaşı sona erdikten sonra viski, Amerikan tarihi ve siyasetinde önemli bir rol oynamaya devam etti. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki ilk resmi ticari damıtımevi, viskisi bugün hala yaygın olarak bulunabilen Evan Williams tarafından Kentucky, Louisville’de inşa edildi.
Bağımsızlık Savaşı’ndan sonra, yeni kurulan Amerikan hükümeti savaş borçlarının bir kısmını ödemeye yardımcı olmak için bir viski vergisi koydu. Bu vergi, özellikle tahıl lapası yapmak için kullanılmayan tahıllarını fermente edip damıtmaya alışmış çiftçi nüfusları olmak üzere Amerikalılar tarafından bir küçümseme ve öfkeyle karşılandı.
Bu viski vergisi, 18. yüzyılda yaygın olarak Viski İsyanı olarak bilinen şeye yol açtı. Altı yüz silahlı adamdan oluşan bir grup, viski vergisinin toplanmasını önlemek için bir vergi müfettişinin evine saldırdı. Başkan George Washington sonunda Pensilvanya’daki isyanı bastırmak için 13.000 kişilik bir milis gönderdi.
İsyan sona ermiş olsa da viski vergisi çiftçiler için hala büyük bir acıydı. Thomas Jefferson’ın başkanlığa yükselmesinden kısa bir süre sonra vergiyi kaldırmasında kilit bir rol oynadı.
YASAK DÖNEMİ AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ
1920’den 1933’e kadar Amerika Birleşik Devletleri, alkol ve alkollü içeceklerin üretimini, satışını ve kullanımını yasadışı hale getiren bir anayasa değişikliği geçirdi. Bu durum, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki viski pazarını mahvetti ancak bir istisna vardı.
Hükümet, yalnızca eczanelerden temin edilebilen doktor reçeteli tıbbi viski için bir istisna yaptı. Bu, eczane zinciri Walgreen’in genişlemesinin muazzam büyümesinde rol oynadı ve bu 13 yıllık dönemde mağaza sayısı yalnızca 20 mağazadan 400’e çıktı.
JAPON VİSKİSİNİN GELİŞİ
Japon Soju ve Sake damıtıcıları muhtemelen 1800’lerin ortalarından sonlarına kadar kendi viski versiyonlarını üretiyor olsalar da Japon viskisinin gerçek gelişi 1900’lerin başına kadar gerçekleşmedi.
“Japon Viskisinin Babası” Masataka Taketsuru, İskoçya’daki İskoç viskisi üretimine aşık oldu ve yakından inceledi. Daha sonra, viskiye olan sevgi ve bilgisiyle Japonya’ya döndü. 1943’te, hala en çok ödül alan Japon viski damıtımevlerinden biri olan Nikka Viski şirketini kurdu.
Nikka’yı kurmadan önce Taketsuru, 1923’te kurulan Suntory damıtımevinde çalıştı. Nikka ve Suntory birlikte Japonya’da sıkı bir viski hayran kitlesi oluşturdular ve viski dünyasına yeni tatlar ve lezzetler getirdiler.
AMERİKAN VİSKİSİNİN KÜRESEL PATLAMASI
Bugün, dünya çapındaki barlarda Amerikan yapımı bourbon, Tennessee viskisi ve çavdar viskisi bulabilirsiniz. Amerikan yapımı viskilerin patlaması, ABD hükümetinin bourbonu resmen Amerika Birleşik Devletleri’nin resmi damıtılmış içkisi olarak etiketlediği 1960’lara kadar başlamadı.
Bu durum, Amerika’dan gelen belirli viski türlerinin sonraki on yıllarda daha popüler hale gelmesiyle satışların ve üretimin artmasına yol açtı. Çavdar viskisi de özellikle çavdar tüketiminin 2005’ten bu yana her yıl artmaya devam ettiği son yirmi yılda popülerliğini artırmaya devam etti. Kanada viskisi de popüler hale geldi.
İSKOÇ VİSKİ BÖLGELERİ
Beş İskoç Viski bölgesi vardır.
Campbeltown, Highland, Islay, Lowland ve Speyside. Her biri İskoç Viskisi hakkında farklı bir karakter sunar .
Speyside
Dünyanın en yoğun nüfuslu viski bölgesi olan Speyside, verimli vadileri ve tabii ki Spey Nehri ile ünlüdür. Speyside viskileri, meyvemsi ve tatlı profilde tutumlu olmalarıyla bilinir. Elma, armut, bal, vanilya ve türev baharatların hepsi bu bölgeden gelen aroma tanımlamalarında rol oynar ve bu yöre viskileri genellikle Sherry fıçılarında olgunlaştırılır.
Lowland
Yumuşak ve pürüzsüz maltlar bu bölgenin karakteristiğidir. Çimen, hanımeli, krema, zencefil, şekerleme, kızarmış ekmek ve tarçını anımsatan nazik ve zarif bir damak tadı sunar. Lowland viskileri genellikle daha hafif karakterlidir ve akşam yemeği öncesi için de oldukça uyumludurlar.
Highland
Adaları da içine alan bu bölge, çok çeşitli tatlara ve karakterlere sahiptir. Hafif viskilerden tutun tuzlu kıyı maltlarına kadar Highlands viskileri tüm damak zevklerine uygun bir İskoç viskisi deneyimi sunar.
Campbeltown
Campbeltown viskileri çeşitlidir ve lezzet, aroma doludur. Tuz, is, meyve, vanilya ve şekerleme nüansları güçlü ve zengin karakterli viskilere dönüşür.
Islay
Islay (telaffuzu “ayla”) nüfusunun çoğunluğunun viski üretimiyle uğraştığı büyülü bir adadır. Sıcak, yoğun, fenolik, iyotsu ve turbalı viskileriyle ünlüdür.