Rakı Kültürü ve Gastronomisi
Rakı, her içkide olduğu gibi kendine has bir kültür taşımaktadır. Burada adap ya da racon gibi tabirleri telaffuz etmenin çok yerinde olmadığı ve rakıyı garip, anlaşılmaz bir tavır ve kısıtlama içerisine soktuğu da kaçınılmaz bir gerçektir. Kültür tabiri çok daha kapsayıcı ve doğru bir ifade olacaktır.
Bahsi geçen bu kültür ise yine bu coğrafyaya ait ve neredeyse birkaç yüzyıldır çok az değişime uğrayarak günümüze kadar gelmiştir. Rakıyı kolektif olarak tüketme yani bir mecliste, bir masada hep birlikte tüketme kültürü günümüzde de yaygın olarak gördüğümüz bir kültür. Sohbet, eğlence ya da benzeri duyguların paylaşıldığı ortamlar için rakının uygunluğunun ve tercih edilmesinin diğer içkilere göre biraz daha kabul gördüğü de yadsınamaz bir gerçek. Kimi tarihi belge ve söylemlerde bu kolektif tüketme kültürünün adı “adab-ı işret” adıyla bir araya gelinen, yani işret edilen yerlerde rakının kültürüne yönelik bir tabir olarak karşımıza çıkmaktadır. Rakıya özgü müzik anlayışı, kendine has bir müzik tarzı da yine incelediğinde ayrıca ortaya çıkan şeyler arasındadır.
Yemek, atıştırmalık ve meze kültürü ise rakı ile tarih boyunca neredeyse ayrılmaz bir bütün haline gelmiştir. Yine bu coğrafyaya özgü sebzelerin, deniz mahsullerinin, zeytinyağlı tabakların ve etlerin uygun reçeteler ile jenerik isimler altında adeta sadece rakıyla tüketilen birer eşlikçi durumuna geldikleri de rakı sofrasına ve kültürüne baktığımızda gözden kaçmayan şeyler arasındadır.